1950 yılında torpille yükselmek isteyen Beyoğlu Vakıflar Müdürlüğü memuruna, dönemin Vakıflar Genel Müdürü’nün verdiği tarihi cevabı dikkatinize sunuyorum. Zamanın geçmesi her zaman ilerleme anlamına mı gelir? Bu sorunun cevabını da sizlere bırakıyorum.
“Üstad-ı kâmil, Büyük Şefimiz” gibi bende eseri olmayan iddialı laflarla, tantanalı, sayfalar dolusu mektup yazacağına, otur da işinle meşgul ol!
Daha yerine ısınmadın. Terfi yolu Beyoğlu müdüründen ve müfettişlerinden geçer. Eski devir, çoktan geçti. Terfi edebilmen için, buna senin değil amirlerinin kanaat getirmesi lazımdır.
Alemin tabi olduğu kaide ve usullere elbet sen de tabi olacaksın.
Bu vesile ile de Hocamı hatırlatmakla bir densizlik daha etmiş oluyorsun. Hocanın vazifesi, mektepten çıkarmakla biter. Talebenin borcu ona layık olmaktır. Vesselam."